'İslam hayatın tüm alanlarını kuşatır' cümlesi bazılarını neden rahatsız eder? Ya da İslam'ın kapitalizme de, sosyalizme de eklemlenemeyeceğini dile getirmek liberalleri neden ürkütür? Başka sorular da sorulabilir bu bağlamda... Liberalizm salt bir teori midir? Siyasi ve ekonomik bir teori ise ahlaktan bağımsız mıdır? Liberalizmin bir dinin, özellikle İslam'ın, sınırlarını çizmeye yetkisi var mıdır? Tüm bu soruları da çoğaltabiliriz. Meşru ticaretin, ekonominin İslam'da yeri olmadığını savunmak nasıl abesle iştigal ise İslam'dan kapitalizm çıkarmak da 'gayrı ahlakilik', en hafif tabirle sapmadır. Tıpkı İslam'ın, servetin tekelleşmesine, sömürüye karşı olması ilkesine dayanarak her türlü ekonomik faaliyeti dışlamanın; İslam'dan antikapitalizm adına sosyalizm çıkarmanın anlamsızlığı gibi... Kapitalizmin doğasını anlamadan her tür ekonomik faaliyeti kapitalizm etiketi altında İslam'la bağdaştırmak ekonomi-politik düzlemdeki yanlışlığında...
Şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi ve şöyle dedi: "Ey kavmim! Bu elçilere uyun." "Sizden hiçbir ücret istemeyen kimselere uyun, onlar hidayete erdirilmiş kimselerdir." "Hem ben, ne diye beni yaratana kulluk etmeyeyim. Oysa siz de yalnızca ona döndürüleceksiniz." Yasin 20-23